21 Şubat 2015 Cumartesi

Kadınların Tacize Karşı Alabilecekleri Önemler

Tacize Karşı


Merhaba arkadaşlar bilindiği üzere Özgecan Arslan'ın ölümünden sonra gündeme tekrar gelen taciz olayları yine konuşulmaya başlandı. Bugün bir arkadaşım bana rica etti ve sunum yapacağı için benden bir ricada bulunarak erkek gözüyle bir kadına erkeğin fazla olduğu ortamda tacize uğraması ve bu tacize karşı yapılabilecekleri hakkında bir yazı yazmamı istedi. Bende değer verdiğim bu arkadaşıma kendi bilgilerim ve araştırmalarım doğrultusunda yardımcı olmaya çalışacağım.


Tacize Hayır


Tacize Yol açan sebepler


Bunun ilk sebebi toplum olarak cinsel açlığı üzerimizden atamamız ve kadınları cinsel obje olarak görmekten kaynaklanıyor. Küçük yaşta ki bir erkeği misafire götürdüğünüz zaman ''oglum hangisini alayım sana'' demeye devam ederseniz o insanın çocuk yaşta istediğimi alabilirim düşüncesi büyüdüğünde devam eder ve bu sapkınsı öz güven olarak kadınlara yansır.  Bazı alışkanlıklarımızı toplum olarak değiştirebilirsek bir yerlere varabilir,  kadınların daha özgür olduğu bir ülke yaratabiliriz. Yada okumaya geldiğimiz üniversitelerin cafeteryalarında bile tacize uğrayan bazı arkadaşlarımız oluyor. Eğitimli olarak belirttiğimiz erkekler bile bunu yapıyorken taciz yok denemez bu ülkede. Okumamış bir insanın taciz etmesi doğru olmasa bile anlanabilecek bir yanı var. Okumamış, cahil der geçiştirirsin. Ya okuyan ve taciz edenler ? Neyse bir kadının sözlü yada fiziksel olarak tacize uğramasının sebeplerini söylemekle konuya başlayalım. Öncelike kadına şiddete sürükleyen, tacize, tecavüze yol açan, kadın cinayetlerine kadar varan bu süreci sil baştan araştırmak gerekiyor. Her yıl binlerce kadın, kadın şiddetine maruz kalıyor. Ülkemiz farklı coğrafyalardan oluşan bir bütündür. Bir Ege ile bir Doğu Anadolu aynı tutulamaz. Ege'de giydiğin bir mini eteği, doğuda giymen imkansız denebilecek bir durumdur. Bazı kızlar bunun farkında iken bazıları farkında ama özgürlüğünü kısıtlayamayacak kadar özgür olduğu için giyiyorlar. Bana göre haklılar, herkes istediğini giyebilir. Fakat bunu oradaki insanlara anlatamassınız. Oradaki insanları da küçümsemiyorum bu olay her yerde yaşanıyor. Ama bazı yerler vardır ki artık insanlar çığrından çıkmış durumda. Çünkü kültür farkı var.  Örnek vermek gerekirse Muğla'da yaşayan bir insan yada Antalya'da yaşayan bir insan doğuya ziyarette bulundu ve bir çay içmek için bir mekana geçti. Burada tacize uğramasının ihtimali yüksek. Neden mi ? o insanların günlük hayatta yaşadıklarıyla alakalı bir durum. Cürretkar giyinen bir bayanın tacize uğraması daha olası fakat, dışarıya verdiği tepkiler ve sürekli kendini koruyan bir bayan izlenimi verdiğinde o insana laf atmak, taciz etmek gibi durum ortadan kalkıyor.

Erkeklerin çok olduğu durumlarda efendiliğini bozmayan bir bayanın tacize yol açma olasılığıda düşüktür. Bu gibi durumlar insanlıktan nasibini alamamış insanlar tarafından yapılır ki burada kadınların en ufak bir hatası yoktur. Kadın ve erkeğin eşit olduğu bir ülkede kadınların bu kadar zor durumda kalması inanılacak bir durum değildir.

Ne diyordu Mahatma Gandi ;

Kadını "zayıf cins" olarak tanımlamak bir iftiradır ve erkeklerin kadınlara karşı yaptığı haksızlıktır. Eğer güçten kastedilen kaba kuvvet ise elbette kadınlar erkeklerden daha az vahşidir. Ancak güç eğer ahlaki bir güçse, o zaman kadınlar erkeklerden tarif edilemez derecede üstündür. Kadınlar bizden daha fedakar, daha cefakar, zorluklara çok daha fazla dayanan, daha cesur insanlar değil mi? Kadınlar olmadan erkekler olabilir mi? Kim bir kadından daha fazla gönle hitap edebilir?'

Tacize Karşı yapılabilecekler


Konudan sapmadan devam edelim ve erkeğin çok olduğu bir ortamda tacize uğrayan bayan evresini anlatalım. Bir bayan bir clube girdi. Dekolteli ve hoş. Eğer o ortamda çok fazla hemcinsi yok ise gözler onun üzerinde yoğunlaşır. Çoğu erkeğin kafasında ne kadar hoş olduğu dürtüsü hayata geçer ve elde etmek için yapılabilecekler düşünülmeye başlar. Burada bayana dönecek olursak, onun tavırları buradaki kilit oluyor. Bayan mekana geldi, votkasını aldı ve içmeye başladı. Eğer bir süre kimseyle göz göze gelmez ise erkekler normal eylemlerine devam edecekler. Lakin bayan kafasını kaldırıp karşı cinsiyle bakıştığı, gülüştüğü durumlar erkeğe cesaret veriyor. Ve erkek eyleme geçiyor. Eylemden bahsettiğim laf atmak.  Yani bir durumda kadının tacize uğramasının sebebi kadının davranışlarından kaynaklanıyor.

Bir de hiç bir şekilde taviz vermediği halde tacize uğrayan durumlar var. Bir erkek size laf attı ve siz tepkisiz kaldınız. Bu durumda ikinci taciz çok gecikmez. Ama en ufak bir rahatsızlıkta sesinizi yükselterek bir tepki verdiğiniz durumlarda o erkeğin yerinde kimse olmak istemez. Ülke yapısı olarak sadık bir ülkeyiz. Belki Özgecan'ımız öldürüldü. Belki başka bayanlar tecavüze uğradı fakat bu oran Amerika'ya göre %68 azdır. Kalabalık bir ortamda uğradığınız taciz sonrası bağırırsanız o erkeğe gereken yapılıyor. Bunu göz ardı etmemeli ve bayanlarımızın en ufak rahatsızlıklarında karşı cinsine ne yaptığını sormalı bir bayan ve hala sapıkça cevaplar alıyorsa sesini yükselterek yardım istemelidir.

 'Kadınlar erkeklerle birlikte yürümedikçe hiçbir millet zafere ulaşamaz. Kadınları bir mahpus gibi dört duvardan ibaret bir evin içerisine mahkum etmek insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Bizim kadınlarımıza layık gördüğümüz bu cezadan daha büyük bir ceza hiçbir ceza kanununda bulunamaz.'

Bunlar çözüm olarak görünse bile asıl çözüm insanın kendisinde ve aile yapısında son bulur. Ne önlem alırsanız alın isterseniz, taciz'e tecavüze idam getirin belli bir düşüş olacaktır fakat bitmeyecektir. Bir insanın Annesininde, ablasının ve kardeşinin de olduğu bilincinin yerleştirilmesi onu tacizden uzak tutacaktır. Bir kadının giyiniş, yürüyüş, davranışları bir insanı tahrik etmemelidir. Öyle bir durum gelişse bile gidip nazikçe tanışmak istemesi bir bayanı rahatsız edici bir durum olamaz diye düşünüyorum. Erkeğin alacağı olumlu yada olumsuz cevaba saygı duyması, bizi hayvanlardan ayıran özelliğin ortaya çıkışıdır. İnsanlar konuşarak anlaşır, taciz ederek değil. Bunu kanunla, yönetmelikle çözmemiz mümkün değildir. Son yarım asırdır laik bir ülke kadına eşit davranılan bir toplum yapısı için devlet stratejisi uygulasak da bazı şeyleri değiştiremiyoruz. Son nokta yine insanoğlunda bitiyor.

Suça ortak olma

'Kadınlar bütün baskı ve zulüm zincirlerinden kurtulmadıkça özgürlükten bahsedilemez.'
Gerçekleri ''Konuşan Adamlar'' sunar..



Disqus Yorumları Yükle

0 yorum